Konusundan çok kısaca bahsedecek olursam, aynı gün aynı hastanede dünyaya gelen biri kız, diğeri erkek iki bebek, hastanedeki yatak yetersizliğinden dolayı aynı yatağa yatırılır ve 25 yıl sonra... olaylar olaylar ! Aslında, 'bu diziyi güzel yapan ne?' diye sorsanız, konusu, en başta sayacağım şeyler arasında değildir. Gerçi 'bu dizinin konusu ne?' diye sorsanız, ona verecek cevap bulamayabilirim :) size asıl söyleyeceğim, bu dizinin çok samimi olduğu ama ben hala anlamıyorum, bu kadar absürd, hatta zaman zaman fantastik olan bir dizi, nasıl bu kadar hayatın içinden olmayı başarabiliyor? Yani, her zaman taksisini yokuştan vurdurmak durumunda kalan İskender'i, uzay mekiğini Jüpiter'e kadar vurdururken gördüğümde bile 'yok artık ! abarttılar' diyemiyorum.

Hıı ! Bir de gidenler vardı. Ben Leyla'yı seviyor olmama rağmen, yokluğunun pek hissedilmediğini düşünüyorum. Hatta aynı düşüncem, Pakize, Zeynep ve Arda için de geçerli. Tabii, bu benim yeniliğe açık kişiliğimden de kaynaklanıyor olabilir. Her neyse, sonuç olarak, dizi hala inanılamayacak kadar güzel bence :) daha önce bir dizi için böyle şeyler hissetmediğime eminim. Sonuç olarak, şu ekipten herhangi birini yolda görmek ve deliler gibi teşekkür etmek istiyorum.
O zaman pek eğlenceli bi videoyla gideyim >> O Kıza Kadar !
Aaa ! Bir de şu var >> Cin Ali !
p.s : O değil de, kaç sene oldu, hala yazıları sonlandıramıyorum.